Filtreler
Filtreler
Bulunan: 57 Adet 0.001 sn
Koleksiyon [1]
Ambargo Durumu [1]
Tam Metin [1]
Eser Adı [20]
Yayın Tarihi [3]
Yazar Departmanı [20]
Yayın Türü [Ortam] [1]
Dil [1]
Erişim Hakkı [1]
Yayın Turu [Akademik] [1]
Erişime Açık

1965-1971 yılları arasında İhsan Sabri Çağlayangil perspektifinde Türkiye'nin Kıbrıs politikası

İlgen, Ferhat

Kıbrıs, verimli iklimi ve coğrafi konumu nedeniyle M.Ö. 10 bin yılına kadar geriye giden bir tarihe sahip olup bu stratejik değerini ilerleyen yıllarda artırarak sürdürmüştür. Tarihsel süreç içerisinde özellikle bölgede hakimiyetini pekiştirmek ve ticaret yollarının güvenliğini sağlamak isteyen devletler, sahip olduğu stratejik konumu itibariyle Kıbrıs’ı daima kontrol altında tutmak istemiştir. Bir taraftan Kıbrıs, devletlerin egemenlik mücadelesi verdiği bir bölge olurken diğer taraftan araştırmacılar içinde önemli bir araştırma alanı olmuştur. Bu çalışmalarda, siyasi, sosyal, ekonomik, coğra ...Daha fazlası

Erişime Açık

Emile Zola’nın meyhane ve Samipaşazade Sezai’nin sergüzeşt romanlarında toplumsal eleştiri

Karadeniz, Mehmet

Bu tezin amacı, Fransız edebiyatının önemli yazarlarından Emile Zola’nın Meyhane romanı ile Türk edebiyatının önemli yazarlarından Samipaşazade Sezai’nin Sergüzeşt romanını toplumsal eleştiri çerçevesinde karşılaştırmalı olarak incelemektir. Bu çalışmada, öncelikli olarak eleştirinin tanımı yapılmış ve tarihsel gelişiminden bahsedilmiştir. Daha sonra eleştiri türünün Türk ve Fransız edebiyatındaki yeri ve yansımaları incelenmiştir. Bu çalışmada Meyhane ve Sergüzeşt romanları üzerinden Fransız ve Osmanlı toplumlarında kadının konumu ele alınmıştır. Emile Zola ve Samipaşazade Sezai, farklı coğra ...Daha fazlası

Erişime Açık

Birinci TBMM’de Düyun-ı Umumiye’nin varlığı ile ilgili tartışmalar

Gençal, Ahmet

Düyun-ı Umumiye İdaresi 1881 yılında kurulduktan sonra her geçen yıl Osmanlı mali sistemindeki etkisini arttırmış bir yapı olarak Cumhuriyet sonrası döneme kadar varlığını sürdürmüştür. Bu idare varlığını Milli Mücadele döneminde de sürdürmüş olmasına rağmen fiili durumu önceki dönemlerden çok farklı olmuştur. Heyet-i Temsiliye adına Mustafa Kemal Paşa’nın 18 Mart 1920 tarihindeki emriyle bu idarenin İtilaf Devletlerine borç ödemesi yapması yasaklanmış ve topladığı vergi gelirlerine el konmuştur. Bu fiili duruma rağmen Düyun-ı Umumiye İdaresi’nin varlığına pratik gerekçelerden ötürü dokunulmam ...Daha fazlası

Erişime Açık

Birinci Türk Coğrafya Kongresi’nde müfredat ve terim çalışmaları

Özkaya, Ahmet

Birinci Coğrafya Kongresi, 6-21 Haziran tarihleri arasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde, Hasan Âli Yücel’in büyük gayretleriyle toplanarak coğrafyanın ana sorunlarını ele almıştır. Kurulan üç komisyon sayesinde belirlenen meseleler önce saptanmış ve ardından müzakere edilerek bir sonuca bağlanmıştır. Kongre, yapıldığı tarihten itibaren çeşitli tenkitlere konu olsa da yoğun tartışmalar, özellikle 7 coğrafi bölge hakkında eleştiriler 2000 yılı sonrası yaşanmıştır. 7 coğrafi bölge ile ilgili Türkiye Coğrafyası Komisyonu dışında Program ve Ders Komisyonu ve Terim Komisyo ...Daha fazlası

Erişime Açık

Altay Türklerinin Çarlık Rusya’ya katılış sürecinde Altay dini misyonunun faaliyetleri (XIX.Yüzyıl)

Hüsgünel, Ali

Çarlık Rusya XVII-XIX. yüzyıllar arasında Altay Türklerinin yaşam alanlarını işgal etmek sureti ile yerel halklar üzerinde dini ve kültürel alanda düzenlemelerde bulundu. Altay’da XVIII. yüzyılın başlarında Hristiyanlık dinine çağrılar konar-göçer Altay halkları arasında bir revaç görmedi. Çarlık Rusya’nın Altay kolonizasyon faaliyetlerinin destekleyici kurumları arasında Altay Dini Misyonu önemli bir yer teşkil etti. Çarlık Rusya, 1828 yılından itibaren Rus Ortodoks Kilisesi vasıtasıyla devlet dini olan Ortodoksluğu yaymak, Rusya’nın çok uluslu ve dini açıdan farklı nüfusları arasındaki misyo ...Daha fazlası

Erişime Açık

Orhan Pamuk’un Masumiyet Müzesi romanında Ekfrasis

İstif, Gamze

Görsel sanatlar ve edebiyat arasındaki ilişki Antik çağlardan bu yana tartışılan, üzerinde çalışmalar yapılan bir konudur. Görsel sanat yapıtlarının dilsel temsili olarak özetlenen Ekfrasis, sessiz nesnelere ses verme, gerçekte olmayan nesneleri, sahneleri göz önünde canlandırma, okuyucuya anı yaşıyormuş gibi hissettirme gibi birçok farklı anlamlar kullanılmıştır. Ekfrasis’i, kendi anlatımını canlandırmak için kullanan yazarlardan biri de Orhan Pamuk’tur. Masumiyet Müzesi romanı içinde eşyaların ve mekanların tasviri, bunlardan oluşan bir müze kurma fikri ve yazarı tarafından İstanbul’da gerçe ...Daha fazlası

Erişime Açık

Dışavurumcu otoportre resimde dışavurumcu otoportrenin tarihsel süreç ve yapıtlarla değerlendirilmesi

Küçük, Berrak

Yaradılıştan itibaren insan yaşamında dış dünyayla kurulan iletişimin girizgâhı yüzdür. İnsan ruhuna dair ilk izlenimler, hatıralar, sırlar ve elbette ruh yüzün görünüşleri arasında bir yere gizlenmiştir. Sanatçıların ilk evvela anatomik olarak kurcalayıp, çözmeye çalıştığı beden ve yüz sonraları artık ifadenin temsil biçiminin bir enstrümanı haline gelmiştir. Bu tezin konusu, ekspresyonist dönem tezahürü üzerinden Otoportreyi ele almaktadır. Dönemsel gelişim tarihsel aşamalar bazı başat örneklerle incelenmiştir. Ekspresyonist tavır üzerinden yüzün serüvenine genel bir değerlendirme amaçlanmış ...Daha fazlası

Erişime Açık

Limited şirketlerde sermaye borcunun ifasında temerrüt ve ıskat yaptırımı

Özkan, Seray

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda sermaye şirketlerinden biri olarak kabul edilen limited şirketlerin sayısında son zamanlarda önemli ölçüde artış görülmektedir. Söz konusu artışın en önemli sebeplerinden birini, limited şirketlerin sermaye şirketi olarak kabul edilmesinin yanı sıra, yapısında şahıs niteliğinin bulunması oluşturmaktadır. Bu sebeple, daha çok ortakların şahsi özelliklerinin ön planda olduğu aile işletmeleri ya da anonim şirketlere nazaran daha küçük hacme sahip olan limited şirketlerin kurulması tercih edilmektedir. Bir limited şirketin kurulabilmesi ve varlığını sürdürebilme ...Daha fazlası

Erişime Açık

Artırılmış gerçeklik destekli etkileşimli infografik tasarımı: İstanbul Rahmi M. Koç müzesi örnek uygulaması

Şilit, Renç

İnsanoğlu tarih boyunca merak içgüdüsü ile yaşamını sürdürmüş, bilgiye ulaşmak ile meşgul olmuştur. Bilgi kavramı üzerinde yoğunlaşan insan, topluluğun devamını ve varlığını sürdürmek için güç unsuru olarak bilgiyi kullanmıştır. Bilgi, en küçük toplumsal oluşumdan evrenin işleyişini anlamaya, gerçekleşen veya gerçekleşebilecek olayların anlaşılmasını ve kontrol altına alınmasını sağlayan bir deneyimler bütünüdür. İnsanlık devinime uğrarken bilgiye ulaşmanın ve kullanımının da çeşitlendiği bilinmektedir. Analog dönemlerden farklı olarak; dijital çağda bilgi, toplumun tamamına ulaşabilmektedir. ...Daha fazlası

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms