Enerji kaynaklarının çeşitliliği ve dünya üzerindeki farklı dağılımları, birçok medeniyet için hayati önem taşırken, aynı zamanda bu kaynaktan yararlanmak isteyen devletler için savaş sebebi olmuştur. Yıllardır süren ve günümüzde de devam eden "en fazla enerjiye sahip olma" gayreti, artık savaş aracığıyla olmasa bile diplomasi ve karşılıklı somut yaptırımlarla sıkı bir rekabete dönüşmüştür.
Doğu Akdeniz bölgesi, enerji kaynakları açısından zengin olan ve Akdeniz'in yarı kapalı bir deniz olması nedeniyle birçok devletin bu bölgede kıyısının bulunduğu ve bu yüzden de kıyısı olan devletlerden ...Daha fazlası
Bu çalışma, oryantalist resim örnekleri arasında sıklıkla karşılaşılan mahrem alan çalışmalarının oryantalist resmi tanımlamada neden daha çok kullanıldığını keşfetmek için yapılmıştır. Öncelikle Batı dünyasındaki Oryantalizm kavramı incelenmiş ve bu kavramın çalışılmasında neden Doğu ve Doğu'ya özgü kavramlar ile sosyal, siyasal ve kültürel faktörlerin ilgi konusu olduğu incelenmiştir. Araştırma konusu genellikle sanat tarihinin bir parçası olan iç mekan resminin tanımı ve farklı dönemlerden örneklerle desteklenmiştir. Mahremiyet kavramının genel özellikleri ve resimdeki karşılığı da daha son ...Daha fazlası
“Yaratma İçtepisi ve Estetik Deneyim Yargılarının Evrimsel Temelleri” başlıklı tez çalışması “yaratma içtepisi ve estetik deneyim yargıları evrimsel temellere dayanır” hipotezi üzerine kurulmuştur. Çalışmanın amacı; sanatsal yaratma içtepisi ve estetik deneyim yargılarının sağ kalımsal, varoluşsal nedenselliklerini evrimsel eksende açıklamak ve aralarındaki evrimsel neden-sonuç ilişkilerini ortaya koymaktır.Beğenme içgüdüsü ve yaratma içtepisini motive eden evrimsel temeller nelerdir? İnsan doğasına her alanda açıklık getiren bir teori olan evrim teorisi sanatsal yaratıma götüren mekanizmaları ...Daha fazlası
Portre, insanın resmedilmesi anlamını taşısa da bir bakıma sanatçının da resmedilmesi manasını taşımaktadır. Karşılıklı etkileşime dayalı bir dinamik oluşturan portre resminde sanatçının üzerinde yoğunlaştığı imgeler onun şahsi tecrübelerine dayandığı gibi evriminin bir parçasını da oluşturmaktadır. Sadece malzemeye ve ölçüye dayalı bir yaratımın portre için açıklayıcı olmadığı gibi yapılan işin çok küçük bir kısmını tanımlaması sebebiyle eksik ya da zayıftır. Sanatçının duyguları, hisleri sanata dair tutumları diğer bir deyişle özne olma halleri portre için belirleyicidir. Sanatçı bakışı ile ...Daha fazlası
Bu tez çalışmasında amaçlanan; basılı ve elektronik mecraların birlikte var olduğu günümüzde dergilerin basılı ve elektronik basımlarının arasında görsel kimlik devamlılığını her iki mecrada tutarlı bir biçimde sağlayıp /sağlayamadığı ya da ne ölçüde sağladığını araştırmaktır. Çalışmada basılı ve elektronik yayınların gelişim süreçleri, elektronik yayın türleri ve formatları literatür taraması yapılarak araştırılmıştır. Basılı ve elektronik dergi tasarımında görsel kimliği oluşturan unsurlar incelenmiş, seçilen beş dergi (National Geographic Türkiye, Skylife, Harvard Business Review Türkiye, L ...Daha fazlası
Bu çalışmada Doğa-Resim ilişkisi içerisinde değişen “figür” kavramı, insan bedenine (vücut) karşılık gelen “figüratif” den söz edilmektedir. 14. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar resim sanatında karşılaştığımız insan figürünün değişim süreci örneklerle, karşılaştırmalı olarak irdelenmiştir. Tarihsel gelişimi sürecinde doğa kavramı, yaşam biçimi, düşünce sistemi ve inanışlara bağlı olarak her zaman değişken bir kavram olarak kabul edilmektedir. Buna bağlı olarak sanatta insan görünümü mağara döneminden modern toplumlara kadar her zaman sosyo-kültürel alanda yerini bulduğu görülmektedir. Resim sanatın ...Daha fazlası
Çarlık Rusya XVII-XIX. yüzyıllar arasında Altay Türklerinin yaşam alanlarını işgal etmek sureti ile yerel halklar üzerinde dini ve kültürel alanda düzenlemelerde bulundu. Altay’da XVIII. yüzyılın başlarında Hristiyanlık dinine çağrılar konar-göçer Altay halkları arasında bir revaç görmedi. Çarlık Rusya’nın Altay kolonizasyon faaliyetlerinin destekleyici kurumları arasında Altay Dini Misyonu önemli bir yer teşkil etti. Çarlık Rusya, 1828 yılından itibaren Rus Ortodoks Kilisesi vasıtasıyla devlet dini olan Ortodoksluğu yaymak, Rusya’nın çok uluslu ve dini açıdan farklı nüfusları arasındaki misyo ...Daha fazlası
Suç işlemek amacıyla örgütlenme suçunun yorumlanması ve bu suçlarla mücadelenin başarılı şekilde gerçekleşebilmesi büyük önem taşımaktadır. Örgütlü suçun demokrasiler için ciddi bir tehdit olduğu kenara bırakılırsa, bu tip suç örgütleri modern dünyanın karmaşıklığını kullanıp, durumları kendi lehinde yönetme becerilerine sahiptir. Örgütlü suçun, zaman içerisindeki sürekli gelişimi hem ulusal hem de küresel olarak gözlemlenmektedir. Ulusal bağlamda kök salmaya çalışan suç örgütleri, teknolojik olarak gelişmiş ve kültürel olarak farklı yapıya sahip toplumların içerisinde süreçlerini yönetmeyi öğ ...Daha fazlası
Yaradılıştan itibaren insan yaşamında dış dünyayla kurulan iletişimin girizgâhı yüzdür. İnsan ruhuna dair ilk izlenimler, hatıralar, sırlar ve elbette ruh yüzün görünüşleri arasında bir yere gizlenmiştir. Sanatçıların ilk evvela anatomik olarak kurcalayıp, çözmeye çalıştığı beden ve yüz sonraları artık ifadenin temsil biçiminin bir enstrümanı haline gelmiştir. Bu tezin konusu, ekspresyonist dönem tezahürü üzerinden Otoportreyi ele almaktadır. Dönemsel gelişim tarihsel aşamalar bazı başat örneklerle incelenmiştir. Ekspresyonist tavır üzerinden yüzün serüvenine genel bir değerlendirme amaçlanmış ...Daha fazlası
90’lı yıllardan itibaren bilgi teknolojileri alanında yaşanan gelişim, kişisel verilerin yasal olarak korunma ihtiyacını ön plana çıkarmıştır. Bu ihtiyaçtan yola çıkarak pek çok ülke kendi yasal mevzuatında düzenlemeler yapma gereği duymuştur. 1995 yılında 95/46/EC sayılı Direktifin kabul edilmesiyle Avrupa Birliği hukukunda kişisel veriler ilk kez yasal bir çerçeveye oturmuştur. 14 Nisan 2016 tarihinde onaylanan Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü ise 25 Mayıs 2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye’de ise 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliğinden sonra 7 Nisan 2016 tarihinde Kişis ...Daha fazlası
İnsanoğlu tarih boyunca merak içgüdüsü ile yaşamını sürdürmüş, bilgiye ulaşmak ile meşgul olmuştur. Bilgi kavramı üzerinde yoğunlaşan insan, topluluğun devamını ve varlığını sürdürmek için güç unsuru olarak bilgiyi kullanmıştır. Bilgi, en küçük toplumsal oluşumdan evrenin işleyişini anlamaya, gerçekleşen veya gerçekleşebilecek olayların anlaşılmasını ve kontrol altına alınmasını sağlayan bir deneyimler bütünüdür. İnsanlık devinime uğrarken bilgiye ulaşmanın ve kullanımının da çeşitlendiği bilinmektedir. Analog dönemlerden farklı olarak; dijital çağda bilgi, toplumun tamamına ulaşabilmektedir. ...Daha fazlası
Safevî Devleti’nin tarihi incelendiğinde önemli bir dönüm noktası olarak görülen Şâh I. Abbâs döneminde (1587-1629) kurumların merkezîleştiği ve Avrupalı devletlerle temasının arttığı bir dönem olarak iz bırakmıştır. Şâh Tahmasb dönemi itibarıyla İsnâaşeriyye Şiîliği’ni halka tanıtmak amacıyla ülkeye gelmeye başlayan Cebel-i ‘Âmil âlimleri, Şâh I. Abbâs döneminde ise düzenli bir göç hareketi haline geldi. Yaşanan siyasî gelişmeler ile birlikte devletin kurulduğu ilk zamanlardan itibaren resmî kademelerde görev yapan Kızılbaşların yetkilerini ellerinden alan Şâh I. Abbâs, onların yerine Cebel-i ...Daha fazlası
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.